Şalazyon mu? O da Ne?

Şalazyon nedir? Daha önce duymuş muydunuz? Şahsen ben, ilk kez geçenlerde duydum, kızlarımdan birinde bu sorunla karşılaşınca 🙁 Benim gibi bilmeyenler için, aslında sıradan bir arpacık görünümünde… Ama işin aslı daha farklı tabiii! Şalazyon ile arpacık genellikle karıştırılırmış zaten! Yani bir çeşit göz hastalığı…

Sorun ve yanılgı da tam bu noktada başlıyor işte! Ben de aynı yanılgıya düştüm 🙁 Daha önce karşılaşmadığım için, basit bir arpacık sandım! Tabii bu sanmalarımın perde arkasında başka sebeplerim de vardı! En önemli sebebim ise; kızlarımın, erken doğum nedeniyle, çok sık gitmek durumunda kaldığımız hastane ortamlarından artık çok bunalmış olmasıydı!

“Konu ile ne ilgisi var bu bunalmışlık durumunun?” diyebilirsiniz?! Çoook yakın ilgisi var! Şöyle ki; artık 5 (beş) yaşına da geldiklerine göre; biraz daha rahat yaklaşabiliriz hastalıklara diye düşünmüştüm! Zira, kız(lar)ımın hastane ve/veya doktor fobisi olması hiç işime gelmezdi doğrusu! Hastalık ve tedavi gerekliliklerine tepki geliştirmeleri, zor olan koşullarımı daha da zora sokabilirdi 🙁

Ben de elimdeki tüm bilgi ve verileri harmanladım! “Bildik göz damlası ve merhemi uygularsam, bu arpacık geçer nasılsa”, kuzucuğumu çok da tedirgin etmeyeyim doktora götürerek diye bir sonuca ulaştım! Gerçi “içim içimi yemedi” desem yalan olur! Ciddi ikilemde kaldım aslında ama orta ve uzun vadede kızlarımın hastane/doktor tepkisi geliştirmemesi de çok önemliydi benim açımdan!

Sebeplerimden bir diğeri ise, kızlarımın göz doktorunun yurt dışında olması ve hızla, yeni-işinin ehli bir doktor araştırılıp, bulunması gerekliliğiydi! Ne yazık ki, işini ticari kaygıyla yapan, “çürük elma” kategorisindeki doktorlar da hızla artıyordu 🙁 Eskilerin deyimiyle “dokuz ayın çarşambası bir araya gelmişti” işte 🙁

Şalazyon, Adı Havalı ama Özde Zorlu Bir Rahatsızlıkmış Meğer!

Günümüz koşullarında artık, aklımıza gelen her şeyi sorabildiğimiz arama motorları var 😉 Şalazyonu da bu yolla en ince ayrıntısına kadar öğrenmek oldukça mümkün… Bense, her zaman ki gibi, kendi yaşanmışlıklarımı paylaşacağım burada

Başlangıçta arpacık olarak yorumladığım sorunun, aslında farklı olabileceği hissine ilk neden kapıldım? Geçmiş deneyimlerimden biliyordum ki, bildik göz damlası ve merhemi ile arpacık 10-15 gün içinde iyileşme gösteriyordu! Ama kızımda durum böyle olmadı!

Her sabah uyandığında, gece sürdüğüm merhemin de etkisiyle toparlamış gibi görünen kırmızı şişliğin, gün içinde içi yine yine ve yeniden dolmaya başlıyordu 🙁 Her gün resmen başa sarıyorduk 🙁 Tam çıldırmalık bir durum gerçekten de! Sürekli bir gelgit… Sürekli bir “hah iyileşti, yok kötüleşiyor bu!” ikilemi…

Öylesine büyük bir sorumluluk ki çocuk bakımı… Elbette hakkıyla yapmak istiyorsanız eğer… Yoksa oluruna bırakan, “bizim zamanımızda doktor bile yoktu” diyen çok ebeveyn var! Ben onlardan değilim… Olmayacağım da…

Benim hep söylediğim ve söyleyeceğim şudur: “ben, çocuklarıma olanaklarım ölçüsünde en iyi sağlık ve en iyi eğitim yatırımını yapacağım!” Veee bir diğer önemli nokta da; kesinlikle ciddi emekle ve sabırla olunan her meslek grubuna, eğitime, eğitimin önemine saygım sonsuz!

Elbette sağlık sorunu olduğunda en doğru ve kesin çözüm, işin uzmanı bir doktordadır! Bunu da biliyorum… Asla ve asla haddimi aşıp da, onca yıl okumuş, doktor olmuş birisinin yerine geçme ukalalığından değildi, doktora hemen gitmeme sebebim! Anlatmaya çalıştığım gibi, türlü çeşit üst üste gelen sebeplerim ikilemde bırakmıştı beni 🙁

15 (onbeş) günün sonunda baktım ki, iki ileri bir geri modunda takılıp kalmışız 🙁 Hemen doktor arayışıma hız verdim! Güvendiğim bir kaç sağlık sektörü çalışanının da referansıyla, koşullarımın elverdiği en iyi göz doktorunu belirledim! Elim yüreğimde, “umarım geç kalınmış bir durumla karşılaşmayız” düşüncesiyle, aldım randevumuzu hızla!

Çözüm, İşin Uzmanında Saklı!

Kızımın adı anons edilip de, doktorun odasına uçar adımlarla girdiğimizde; kalbim sanki yerinden fırlayacaktı! Acabalar, keşkeler, ya öyle olursalar, ya öyle olmazsalar beynimi işgaldeydi! Doktora duruma ilişkin bir ön bilgi verip; endişemi, gözlemlerimi ve kızımın şikayetlerini de aktardıktan sonra, çekildim kenara! O meşhur muayene koltuğuna oturduğunda kızım; “bana göre son derece haklı sebepler nedeniyle olsa da, umarım geç kalmamışızdır!” düşüncesi beynimi kaplayıverdi bir anda!

Muayene sonrası, doktorun teşhisi “şalazyon bu” oldu! İlk kez duyduğum bu sözcük, bilinmezliğiyle beni öylesine ürküttü ki o an, anlatamam! “Şalazyon da nedir doktor bey?” diye sorduğumda; özetle, “görüntü olarak sıklıkla arpacıkla karıştırılan ama daha zorlu bir vaka” yanıtını aldım 🙁 “Geç mi kalmışız getirmekte?” diye sordum can havliyle…

Doktorun yanıtı: “ilk gün getirseniz %10 iyileşmeme olasılığı varsa, şimdi bu olasılık %60” oldu 🙁 Üzüntümü, kendime kızgınlığımı, keşkelerimi anlatamam 🙁

Ve devam etti: “aslında yetişkinlerde şalazyon olduğunda, ilaçla tedavi olmazsa bile, 5-10 dakikalık bir cerrahi operasyonla sorunu kolayca çözebiliyoruz!” Ama diye de ekledi: “5 (beş) yaş çocuğu için böyle bir cerrahi çözümü ben tercih etmiyorum, zira genel anestezi gerekiyor!”

Ben ki, bu yaşlarına kadarki genel anestezi ya da sedasyon gerektiren her tür işlemin karşısında durmuş; anestezi olmadan yapılan alternatiflerine, ne yapıp edip, zor da olsa ulaşmış birisiyim! Elbette şalazyon için de, üstelikte işin uzmanı bile tercih etmiyorken; ben hiiiççç istemiyordum genel anestezili bir operasyonu! Peki ya ne olacaktı?! Doktor: “öncelikle daha etkili bir ilaç tedavisi uygulayacağız, sonrasında da gidişata göre karar vereceğiz!” dedi.

Sorular ve Olasılıklar…

Bu açıklamadan sonra, aklımdaki sorular peşi peşine dökülüverdi ağzımdan… “Peki karar vereceğiz derken, neyi kastettiniz?”, “Ya ilaçlar işe yaramazsa?”, “Bu yaş çocuğuna cerrahi operasyonu tercih etmediğinize göre, kaç yaşına kadar bu sorunu öteleyebiliriz?” “Hangi olasılıklarla karşı karşıyayız?” gibi gibi gibi

Doktorumuz sabır ve güleryüzle yanıtladı sorularımı! “Başlangıç olarak, verdiğim göz damlası ve merhemi düzenli olarak kullanın!”. “Aynı zamanda gözdeki şalazyon olan yere, dayanılabilecek sıcaklıkta pansuman/kompres uygulamaya da devam edin!” dedi. En iyi olasılık; var olan şişliğin inip, küçülmesi ve içindeki iltihabın azalması, hatta kaybolması imiş! Bunun devamında ise, gözde çıkan şalazyonun tamamen ortadan kalkması umuluyormuş!

Bir diğer olasılık ise; gözdeki kırmızılık-şişlik ve iltihap azalır, ama gözle görünür bir hafif şişlik kalabilirmiş! Eğer tekrar dolmazsa ve büyümezse; bu hafif şişlik, görsel rahatsızlık dışında bir sorun yaratmazmış!

En kötü olasılık ise; ya hafif şişlik moduna geçen şalazyon tekrar dolup, eski konumuna dönermiş ya da ilaç tedavisi hiç işe yaramaz ve de küçülmezmiş! İlaç tedavisinin yanıt vermediği, üstelikte gözün kapanmasına varacak ve de görüşü olumsuz etkileyecek bir durum olursa da, tek seçenek cerrahi operasyonmuş ne yazık ki 🙁

Tüm bu olasılıkları dinleyip, öğrenmek; bilinmezliği ortadan kaldırmak açısından içimi çok rahatlattı! Amaaa, öte yandan da “ya ilaç tedavisi işe yaramazsa“, “ya küçülmezse”, “ya operasyon gerekirse” soruları beynimin içinde dönmeye başladı bu kez de!

Sürekli olumlu telkin verdim kendime: “peşin peşin endişe etme Pelin, sen elinden geleni yap hele bir önce, gerisini de zamanı gelince düşünürsün!” diye… Öyle ya önden önden gerilmenin ve üzülmenin bana hiçbir yararı olmayacağı gibi, zararı olurdu! Üstelik belki de ve umarım bu endişelerim zaten gerçekleşmeyecekti!

Yeter ki Sağlık Olsun!!!

Derken ilaç tedavimizi ve sıcak pansumanımızı aksatmadan yapmaya başladık! Tabii kızımın binbir kaprisinin arasında! Kolay geçti desem, yalan olur doğrusu! Neyse, tek sonuç alalım, şu şalazyondan kurtulalım da, razıyım tüm kaprislere 😉 Zaten kolay olan ne vardı ki şu hayatta?! 😉

Diğer kızımı da etkisi altına alan kıskançlık krizlerinin de domino etkisiyle, epey bir negatif sarmala girdik doğrusu 🙁 “Neymiş efenim, neden diğer kızımın gözünde de şalazyon çıkmamışmış?!” Güler misin, ağlar mısın? “Kaprisin, kıskançlığın da böylesi olur muymuş?” demeyin! Oluyormuş işte 😉

Yaklaşık 10 (on) günün sonunda, doktorumuza kontrole gittik! Sonuç olarak, ilaç tedavisi ve sıcak kompres işe yaramış ve de şalazyon epeyce bir küçülmeye başlamıştı! İltihap da neredeyse kaybolmuştu! Kırmızı bir çizginin içinde görünen beyaz nokta gibi yapılar ise, yağ bezeleri idi!

Artık, ilaç kullanmayacaktık! Kızım izin verdiği ölçüde, sıcak pansumana devam edecektik! Umarım, vücut bunu toparlayacaktı! Umut ve beklenti, bu yöndeydi! Bir iki ay içinde ise, önce kırmızılık, sonra da yağ bezelerinin kaybolması bekleniyor! Ama yağ bezeleri, minicik bir boyutta da olsa görünür veya görünmez bir modda kalabilirmiş de! Yeter ki, içleri tekrar dolup büyümesin de… Bu seçenek de iyi sayılır!

Herşey yolunda gider ve vücut onarırsa, en az üç dört ay içinde tamamen yok olması da sözkonusu olabilirmiş! Burada önemli olan; görsel durumundan öte, tekrar içinin dolup, büyümemesi! Veee mümkünse de cerrahi operasyona gerek kalmaması! Zira, 15 yaşından önce bu tip bir operasyon pek de önerilmiyor doğrusu… Umarım ki, benim kızlarım da dahil tüm çocuklar; hayat yolculukları sırasında, çaresiz hiçbir sağlık sorunuyla karşılaşmazlar!

Sağlık dileğim yalnızca çocuklar için değil elbet, tüm canlılar için… Dilerim ki, sağlık hep olsun… Hem de tüm canlılar için!

Bilgi, GÜÇtür! Güçlü olmak için, okuyun ve FARKINDA olun!
Yeni Paylaşımlarımı; Gelen Kutunuzda Görmek için

Paylaşımlar listemize abone olmak için, Şimdi Kayıt Ol butonuna tıkladıktan sonra, lütfen posta kutunuzu kontrol ediniz ve gelen onay linkine tıklayarak, aboneliğinizi başlatmayı unutmayınız! Spam, junk veya istenmeyen posta bölümlerinizi de mutlaka kontrol ediniz!

Abone Olduğunuz için Teşekkür Ederiz!

Bir şeyler yanlış gitti!

Yorum Yapınız

Intellifluence Trusted Blogger Intellifluence Trusted Blogger

Bilgi, GÜÇtür! Güçlü olmak için, okuyun ve FARKINDA olun!
Yeni Paylaşımlarımı; Gelen Kutunuzda Görmek için

Paylaşımlar listemize abone olmak için, Şimdi Kayıt Ol butonuna tıkladıktan sonra, lütfen posta kutunuzu kontrol ediniz ve gelen onay linkine tıklayarak, aboneliğinizi başlatmayı unutmayınız! Spam, junk veya istenmeyen posta bölümlerinizi de mutlaka kontrol ediniz!

Abone Olduğunuz için Teşekkür Ederiz!

Bir şeyler yanlış gitti!