Konuşmak… İnsanların en etkili, en önemli ve en değerli iletişim aracı! Ama doğru şekilde, doğru zamanda ve doğru yerde olmak şartıyla! Zira, olur olmaz her şeye konuşmak da, konuşamamak kadar sorun bence! Veee konuşmak, bebeklik döneminin en önemli dönemeçlerinden biri… Öyle ki, varlığı çocuğun özgüven kazanmasını sağlarken, gecikmesi ya da yokluğu öfke patlamalarına kadar sebep olabilen bir eylem konuşmak!
Bebeklerin gelişimsel evrelerinin ay ve yıl bazında doğru izlenmesi çok önemli! Ne için mi? Bebeğin hem fiziksel hem de zihinsel gelişiminin yolunda olduğunun anlaşılması için… İşitme ve/veya görme kaybı gibi duyusal engellerin olup olmadığının da izlenmesi son derece önemli! Unutulmamalıdır ki, genel kuralları ve belirli bir çerçevesi olsa da, dil gelişimi ve konuşma süreci her bebek / çocuk bazında değişiklik gösterebilir! Ama bu konuyu önemsemek ve izlemede olmak çok önemli!!!
Bu izlemeler, öncelikle bebeğe en yakın olan kişi olarak, annelere düşüyor doğal olarak! Çünkü, farkı farkedecek, sorunu en hızlı algılayacak kişi; bebeğin en yakınındaki kişidir! Ve bu kişi de, çoğunlukla annedir! Peki, yeterli mi yalnızca bunları izlemek! Gayet net, “hayır”! Zira, dilin kazanılması ve gelişimini etkileyen başka önemli faktörler de var!
Ne gibi faktörler mi? Duygusal yoksunluk yani güven ortamının eksikliği gibi… Sık sık hastalanma gibi… Uyarıcı yoksunluğu ya da uyarım eksikliği gibi… Burada “uyarı” ile kastedilen, yetişkinlerin çocukla konuşması, oynaması ve uyarımlar vermesidir. Çocuklarda konuşma sürecinin nasıl olduğuna ilişkin bir çok kaynak bulmak mümkün internette! Önemli olan, olabildiğince işin uzmanı olanlar tarafından hazırlanmış kaynakların esas alınması!
Konuşmak Olmazsa Olmaz mı?
Bebeğinin / çocuğunun konuşması geciktiği halde dertlenmeyen, “nasılsa konuşur” rahatlığında olan, hatta bu durumun öneminin ayrımında olmayan ebeveynler tanıdım ben! 🙁 Konuşması epeyce geciken çocukların, sırf konuşsun diye kreşe ya da anaokuluna gönderildiklerine tanık oldum ben! Hatta, konuşamadığı için zaten öfke sorunları yaşayan çocuğun, tanımadığı-bilmediği ona göre güvensiz olan bir ortamda ve yeni insanların arasında daha da zorlandığını gördüm ben!
Elbette kimse yoğurdum ekşi demez! Gerçekten de öyle oluyor! Ne yazık ki, çare olması gereken anne babalar, çocukları için sorun olabiliyor bazen 🙁 “Nasıl yani?” dediğinizi duyar gibiyim!!!
Çocuğuna bilerek ya da bilmeyerek, huzurlu ve güvenli bir ortam sağlayamayarak sorun olabiliyor anne baba! Çocuğuna gereken önemi ve özeni göstermeyerek, kaliteli zaman ayırmayarak; sorun olabiliyor anne baba! Çocuğuna yalnızca oyuncak alıp da oyun oynamayarak sorun olabiliyor anne baba! Çocuğuna kitap sevgisi / kitap okuma alışkanlığı aşılaması gerekirken, bunu göz ardı ederek ya da konuyu önemsemeyerek sorun olabiliyor anne baba! Çocuğunun gelişimini özenli izlemeyerek, çocuğunun geleceği için sorun olduğunun ayrımında bile olmayarak, sorun olabiliyor anne baba!
Çocuğunun konuşmasındaki gecikmenin altından ciddi sorunlar çıkabilir endişesi ile durumla yüzleşmek yerine, göz ardı / hasır altı etmeyi seçebiliyor anne baba ne yazık ki? Hep dediğim ve diyeceğim gibi, hakkıyla anne baba olmak çok yoğun emek, sabır ve özveri ister!
Bence, konuşma gecikmesi ya da sorunlarının çözülmesinde en önemli iki öneri şunlar olabilir:
- Yenidoğan döneminden başlayarak, bebekle sürekli ve düzenli olarak, anlaşılır bir şekilde, tane tane konuşulması…
- Yine doğduğu günden başlayarak, düzenli olarak, bebeğe / çocuğa kitap okunması ya da dinletilmesi…
Zira bu çözüm önerilerim, benim bizzat kendi ikiz kızlarımda deneyimlediklerim! İşe yaradığını nereden mi biliyorum? Aynı dönemde, benzer yaklaşımları sergilemediğine tanık olduğum anne babaların çocuklarındaki gelişim sürecinden!
Çocuklar için Masallar…
Elbette, başka birçok etken var, çocukların dil ve konuşma gelişiminde etkili olan! Genetik faktörlerden tutun da, çevresel faktörlere kadar! Ama biliyorum ki, bebeğin / çocuğun kulağının dolması için; hem düzenli, anlaşılır ve kaliteli konuşmanın hem de eğitici / öğretici ve yaşına uygun kitaplar okumanın önemi oldukça büyük!
Ben de, tam da bu düşüncemden hareketle; kızlarımın doğduğu dönemde, kendi okuduklarım dışında okumalar araştırdım internette! Ama dinletebileceğim nitelik ve içerikte istediğim gibi kitap okumaları bulamamıştım o dönem! Derken o günler bugün oldu! Ve ben bildiğiniz üzere, 05.08.2019 itibariyle Hayat Dedikleri adlı YouTube kanalımı aktifleştirdim 😉
Özellikle 0 – 2 yaş dönemi çocukların hareketli ekran görüntüleri ile baş başa kalmaları uzmanlarca da önerilmediğinden; yalnızca dinleme esasına dayalı hazırladığım ve kızlarımın da özellikle uyku öncesi dinlemek istediği, bu masal kitapları okumalarımı çocuklarınıza içiniz rahat ederek, dinletebilirsiniz 🙂 Eee “damdan düşenin halinden en iyi damdan düşen anlarmış!” diye boşuna dememişler, di mi ama?! 😉
Derkeeennn, “Çocuklarımıza kitap okumayı sevdirmeye var mısınız?” diyerek, başladım okumalarımı YouTube kanalımda paylaşmaya 🙂 Kendi kızlarıma özenle seçerek alıp, okuduğum eğitici / öğretici masalları, yalnızca dinleyerek / dinleterek; sözcük dağarcığını artırmaya ve hayal dünyasını geliştirmeye ne dersiniz? Anneler babalar, sizler kısa süreli bir mola verirken, bebeğiniz / çocuğunuz için de bu masal okumalarımı dinletmeye ne dersiniz? 😉
Kitap Sevgisi Ailede Başlar!!!
Şimdiye kadar 17 (on yedi) farklı kitap okumamı, “Çocuklar, Haydi Kitap Okuyalım!” başlıklı videolarımla paylaştım! Video dediysem, sabit bir görüntü eşliğinde sesli okuma desem daha doğru olur aslında 😉 Günün herhangi bir saatinde, siz dinlenirken / kahvenizi içerken ya da zorunlu bir işinizi yaparken, güvenle dinletebileceğiniz bu okumalarımı, birbiri ardına otomatik olarak dinletmek isteyebilecekler için de “Çocuklar için Masallar” adlı Oynatma Listesi’ni de oluşturdum kanalımda ayrıca 😉
Çocuklarınıza güvenle dinletebileceğiniz bu kitap okumalarımın yanısıra hem eğlenceli çocuk ve kedi videoları hem de farkındalık amaçlı paylaşımlarımı izleyebileceğiniz YouTube kanalıma hızlı erişim için buraya tıklayınız 😉
Hem çocuklara kitap sevgisini aşılayabilmek hem de farkındalık amaçlı paylaşımlarımın amacına ulaşabilmesi için, YouTube kanalıma ABONE olmaya, paylaşımlarımı beğenip; hatta her bir paylaşımımla ilgili yorum yapmaya ne dersiniz? 😉
Beni bu yolda yalnız bırakmayacağınızı umuyor ve destekleriniz için şimdiden teşekkür ediyorum 🙂
Bilgi, GÜÇtür! Güçlü olmak için, okuyun ve FARKINDA olun!
Yeni Paylaşımlarımı; Gelen Kutunuzda Görmek için
Paylaşımlar listemize abone olmak için, Şimdi Kayıt Ol butonuna tıkladıktan sonra, lütfen posta kutunuzu kontrol ediniz ve gelen onay linkine tıklayarak, aboneliğinizi başlatmayı unutmayınız! Spam, junk veya istenmeyen posta bölümlerinizi de mutlaka kontrol ediniz!
Abone Olduğunuz için Teşekkür Ederiz!
Bir şeyler yanlış gitti!