Üslup denilen şey ne kadar da önemli, sağlıklı bir iletişim için… Benim, “üslup” derken söylemek istediğim, tam olarak “anlatma biçimi”, “tarz”… Özellikle de sözlü iletişimde; söylenenden ziyade, söyleme şekli önem taşımaz mı aslında?! Hele de daha detaycı, daha hassas olan insanlar için…
“Anladın mı?” diye sorulması mı yoksa “Anlatabildim mi?” diye sorulması mı daha iyi hissettirir kendinizi?! Hangi söylem daha insani, daha pozitif, daha yapıcı?
Hangi aklı başında insan, aşağılanır tarzdaki bir hitap/seslenme şeklinden hoşlanır ki? Kaldı ki benim nezdimde, tüm canlıların yaşam hakkı eşittir ve ben kedilerime de, çocuklarıma/anneme/babama sergilediğim bir tarzla yaklaşırım!
Üslup ve Emir Kipi
Derinlemesine inersek eğer, emir kipini sevenler var mıdır gerçekten? Emir veren konumdakiler de dahil, memnunlar mıdır hitap şekillerinden acaba? Bana, hiç insani, yapıcı ve sevimli gelmez “emir kipi” kullanılması…
Emir kipi kullanılarak yapılan konuşmalar mı yoksa rica/lütfen içeren “-yapar mısın, alır mısın” tarzı konuşmalar mı daha sıcak geliyor size?! Kimse kimseye, emir vererek konuşma hakkını kendisinde bulmamalı bence! Zira, emir kipi, yalnızca emir vermek için kullanılır; başka bir amacı yoktur!
Ben çocuklarımı yetiştirirken de, emir kipi kullanmamalarına çok özen göstermeye çalışıyorum! Çünkü, kaliteli ve doğru iletişimde; konuşma tarzının, dili kullanma şeklinin ve üslubun yani “anlatım biçimi”nin çok önemli olduğunu düşünüyorum!
Ama çocuklarıma bu durumu öğretmeye çalışırken, zorlanmıyorum desem yalan olur… Zira, etrafımızda o kadar çok insan emir kipi kullanma eğiliminde ki; tam olarak “akıntıya kürek çekiyor” ve sürekli uyarmak/düzeltmek durumunda kalıyorum kuzucuklarımı…
Üslup, Yalnızca Edebiyat Terimi mi Yoksa Yaşam Tarzı mıdır?
Bu arada, bana sıcak gelen tarz, kesinlikle ikinciler… Yani, “anlatabildim mi” diye sormak/sorulması ve ricalı konuşmak… İnsanlarla konuşurken, gözlerinin içine bakılarak, dinlenildiğinin gösterilmesi… Çok samimi değilsem, yeni tanışmışsam veya yaş/konum olarak büyükse karşımdaki; “siz” diye hitap etmek… Bunlar, benim benimsediğim hatta sevdiğim tarz!
Peki, sırf yanlış üslubu nedeniyle kızdığınız ya da kırıldığınız insanlar oldu mu hayatınızda? Elbette iletişimde olduğunuz kişinin niyeti de önemli ama ne kadar iyi niyetli olursa olsun “akım yerine b.kum” diyorsa, çekilmiyor doğrusu… Samimiyetle, ben çekemiyorum bu tip üslupta olanları…
Söylenenden ziyade söyleniş tarzı, çok daha önemli çoğu zaman! Öyleki, ifade, görünürde “canım benim” iken; sırf yanlış üslup, tonlama ve vurgu nedeniyle “canın çıksın” gibi algılanabilir karşı tarafca! Bu da, o iletişimin ve hatta aradaki ilişkinin ciddi yara alması demektir!
Üslup mu? “Anladın mı? yoksa Anlatabildim mi?” Sizce, hangisi doğru?
Nasıl ki, “tatlı dil, yılanı bile deliğinden çıkarıyorsa”; aksi de “köşe bucak kaçırır” çevremizdeki insanları… Ama tabii kastettiğim, -mış gibi yapmak değil asla! Öyle hissetmiyorken, karşınızdakine zorla da olsa, iyi/şirin görünmeye çalışmak hiç değil! Düşünüleni/anlatılmak isteneni söylerken, özenli olmaktan bahsediyorum aslında…
Zira, dobra olmakla patavatsızlık arasında da, ince ama çok önemli bir çizgi var! Üslup, çok belirleyici işte burada… Dürüst/içten olayım derken, “dilin kemiği yok” dedirtecek özensizlikteki bir anlatım biçimi; dobra olduğunuzu sandığınız sizi, bir anda patavatsız duruma düşürüverir!
O kadar çok insan var ki çevremde gözlemlediğim, kendini dobra sanan ama aslında üslubu nedeniyle patavatsız olan…
Çocuk Yetiştirmek ve Üslup!
Benim anlatmak istediğim, bir yaşam tarzı olarak; özenli bir üslup benimsemek… Ve hatta çocuklarımızı da temelden böyle yetiştirmek… “Ağaç yaşken eğilir” deyip; daha anne karnındayken, bu özeni göstererek konuşmak çocukla… Kimilerine “abartılı” görünecek olabilir bu düşüncem ama üslup, sanıldığından çok daha önem taşıyor bence!
Üslup; karşınızdakine gösterilen nezaketin, saygının, özenin, görgünün, kültürün göstergesidir bence! Anneannemin çok sevdiğim bir sözü vardır: “buğday ekmeğin yoksa, buğday dilin de mi yok” diye!
Bu sözle denilmek istenen şudur: buğdayın geçmiş dönemlerde çok değerli olduğu göz önüne alınarak; yokluk zamanlarında, senden “buğday ekmeği” isteyen birine; ekmek veremeyebilirsin… Ya da üzücü de olsa, merhametten uzakta olsa; belki paylaşmak istemeye de bilirsin ekmeğini ama bunu tatlı dille söyleyemez misin?!
Çoğu zaman söylenene değil, söyleniş tarzına/üslubuna bakılır! Ona göre, tavır takılınır! O doğrultuda, sonuca/başarıya ulaşılır ya da ulaşılmaz! Döver gibi konuşan bir insandan ne alışveriş yapılır, ne muayeneye gidilir, ne de birlikte çalışılır ve hatta yaşanılır!
Doğru üslup, bence doğru/kaliteli iletişim ve başarının en etkili anahtarlarından biridir. Öyle ki, satışçının satış yapmasında, ilişkilerin yolunda gitmesinde, çocuğunuzla/eşinizle/arkadaşın
Üslup ve dilin doğru-etkili kullanımına ilişkin onca söz söylenmesi boşuna değil yani… “Bülbülün çektiği dili belası”, “tatlı dil, yılanı deliğinden çıkarır”, “dilim, seni dilim dilim dileyim” gibi… Elbette, sözlü iletişimde; konuşma tarzı, söylenenler, söylenmek istenenler, kullanılan üslup, vurgular ve tonlamalar, hepsi ayrı bir öneme sahip!
Eeee insan ilişkilerinin de temeli, zaten sözlü ve sözsüz iletişimin toplamı değil midir? Öyleyse, öncelikle kendini yetiştirme bilincine sahip anne babalar… Sonrasında da, iyi örnek olunmuş ve özenle yetiştirilmiş çocuklar… Veeee doğru üsluplu, kaliteli iletişimli, kaliteli bir toplum umuduyla…
Bilgi, GÜÇtür! Güçlü olmak için, okuyun ve FARKINDA olun!
Yeni Paylaşımlarımı; Gelen Kutunuzda Görmek için
Paylaşımlar listemize abone olmak için, Şimdi Kayıt Ol butonuna tıkladıktan sonra, lütfen posta kutunuzu kontrol ediniz ve gelen onay linkine tıklayarak, aboneliğinizi başlatmayı unutmayınız! Spam, junk veya istenmeyen posta bölümlerinizi de mutlaka kontrol ediniz!
Abone Olduğunuz için Teşekkür Ederiz!
Bir şeyler yanlış gitti!
[…] konuşma dilinde yanlış üslup nedeniyle dobra olmak isterken patavatsız olanlar vardır ya! Yazı dilinde de, alt tarafı bir […]
Üslup, iletişimin kalitesi için çok belirleyicidir bence!